Page 422 - Multidisipliner Covid 19
P. 422

BÖLÜM  24






          hastalarında hipotalamik tutulumun santral hipotiroidizme yol açıp
          açmadığının veya tiroid bezinin doğrudan etkilenip etkilenmediğinin
          gösterilmesi için ileri çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır (8, 33, 43).

          2003 yılında SARS salgını sırasında, SARS hastalarında serum T3 ve T4
          düzeylerinin akut ve iyileşme dönemlerinde, kontrollere göre daha düşük
          olduğu gösterilmiş, bunun ötiroid hasta sendromu ile ilişkili olabileceği
          düşünülmüştür. Yoğun bakımda izlenen SARS hastalarında ötiroid hasta
          sendromu sırasında tiroid folikül boyutunun ve ortalama tiroid ağırlığının
          azaldığı gösterilmiştir (44). SARS hastalarında yapılan otopsi çalışmalarında
          tiroidin foliküler ve parafoliküler hücrelerinde belirgin yıkım olduğu
          gösterilmiştir. Foliküler hücrelerin yıkımının düşük T3 ve T4 düzeylerine,
          parafoliküler hücrelerin hasarının ise teorik olarak düşük serum kalsitonin
          seviyelerine neden olabileceği bildirilmiştir. SARS hastalarında görülen
          femur başı osteonekrozu ise kalsitonin eksikliği ve buna bağlı olarak
          osteoklastik aktivitenin inhibe edilememesiyle açıklanmaya çalışılmıştır
          (45). SARS salgını sırasında elde edilen bu bilgilere karşın, COVID-19’a
          bağlı tiroid bezinin fonksiyonu veya hücre yapısı ile ilgili olası değişiklikler
          hakkında yeterli veri mevcut değildir.


          Genel yaklaşımda, COVID-19 salgını sırasında tiroid fonksiyon bozukluğu
          olan hastaların, hipotiroidizm veya hipertiroidizm ile ilgili almakta oldukları
          ilaçlarına aynı şekilde devam etmeleri önerilir. Bununla birlikte, antitiroid
          ilaç kullanan hastalar, nadiren de olsa, agranülositoz riski altındadır.
          Agranülositoz belirtileri sıklıkla COVID-19'la örtüşür ve klinik olarak
          ayırıcı tanıyı zorlaştırabilir. Bu nedenle, antitiroid ilaç kullanan hastalar
          agranülositozu düşündüren semptomlar ile başvurduklarında tam kan
          sayımı yapılmalı, ilaçları sonuca ve klinik tabloya göre gözden geçirilmelidir
          (8, 46).

          Graves orbitopatisi nedeniyle glukokortikoid veya farklı immünosupresif
          tedavi (mikofenolat, azatiyoprin, teprotumumab, rituksimab, tocilizumab,
          gibi) alanlarda, tiroid kanseri tanısı olup tirozin kinaz inhibitörü gibi
          kemoterapötik ajan kullanımı veya eksternal radyoterapi uygulanmış
          olanlarda immün sistem etkilendiği için COVID-19’a yakalanma riski
          artmıştır, bunların dışındaki tiroid disfonksiyonlarında risk artışı
          bildirilmemektedir (46).




                                                                        421
   417   418   419   420   421   422   423   424   425   426   427